Liman (Seaport with the Embarkation of St. Ursula), 3000 Parça, Anatolian Marka

Claude Lorrain'in Liman (orijinal adı Seaport with the Embarkation of St. Ursula) adlı tablosunun 3000 parçalık Anatolian marka puzzleını tamamladım. Parça sayısının çokluğundan kaynaklanan bir zorluğu vardı. Ama genel olarak yapması gerçekten çok keyifliydi.

Önce sağ üst kısımdan başladım. Çünkü o kısmın parçaları daha belirgin geldi gözüme. Sonra da puzzleın sağ tarafına devam ettim. En son gökyüzünü tamamladım.

Normalde 1000 ya da 1500 parçalık puzzlelar yaparken parçaları renklerine göre ayırmaya gerek görmeden doğrudan kutunun içinden seçerek yapıyordum. Ama parça sayısı 3000 olunca, parçaların arasında kaybolmamak için ayırmak şarttı.

Kenar parçalarını ayırıp yerleştirdikten sonraki ilk işim, gökyüzüne ait mavi parçaları ayırmak oldu. Puzzle tepsileri yetmedi, eski puzzle kutusu kullandım bunun için.

Puzzlela uğraşırken bir bakmışım dilime eski ama çok güzel bir şarkı takılmış:
"Bakakalırım giden geminin ardından
Atamam kendimi denize dünya güzel..."

İşte Bitti!...

"Kasımpaşa'dan İstanbul"u bitirdim. Başka birisinin puzzleı olunca, başına hiçbir şey gelmeden bir an önce yapıp bitiriyim kaygısıyla 3 günde bitirdim.Belki en hızlı bitirdiğim puzzle olmuştur. Zor olmasına rağmen keyifle ve hızlıca yapıverdim.

Bu 1000 Parçalık Puzzle Bugün Biter Mi?

Adı "Masumiyet Şelalesi". Anatolian Marka ve 1000 parça. Sevgili Ayşegülcüğüm 3 gün önce, "Getirsem sen tamamlar mısın?" dedi. Ben puzzle yapmaya ve de Ayşegül'e nasıl hayır diyebilirim, aklımın ve de kalbimin kenarından bile geçemez :)  

Puzzle Nasıl Yapılır-2

Dün yine yeni bir puzzle yapmaya başladım. Piatnik Marka 1000 parça bir puzzle. Çok beğenerek almıştım. Hareketin resimlenmesindeki bu başarıyı taktir ederek indirimli olarak almıştım bu puzzleı. Yine kutuyu açar açmaz, her zamanki gibi ilk işim,  puzzleın kenarlarını oluşturan parçaları ayırmak oldu. Bu ayırma işini yaparken bile çok keyifli bir sürecin beni beklediğini biliyordum. Renklerdeki farklılaşmadan da belli olduğu gibi zor olmayan, hatta yapması fazlaca zevkli bir tablo...

Çerçeveyi, yani puzzleın kenar parçalarını tamamladıktan sonra, yerde yatan mavi etekli kadının, eteğini yapmaya başladım. Çünkü bu resimdeki hem kenara yakın, hem de en ayırdedici renk bu parlak mavi renkti. Bu mavi başka hiçbir bölgedeki renkle karışmaz, çünkü sadece gökyüzünde mavi renk var ve o da belirgin derecede daha açık tonda. Eteği tamamladıktan sonra yine hemen alt kenardaki beyaz örtünün olduğu kısma geçtim. Daha parçaları renklerine ayırmaya gerek kalmadan, tüm parçaları elimle karıştırıp bu göze çarpan kısımları ayırdım ve yerlerine çok kolay bir şekilde yerleştirdim. Aslında "bir puzzle'a nereden başlanır?" sorusunun anahtar cevabı işte budur:

Bu Puzzle Nasıl Yapılır?

Bu 1000 parçalık güzel, içaçıcı puzzle nasıl yapılır, nasıl tamamlanır?

"Gizli Bahçem", beni cidden zorluyor. Puzzle yapanlar bilirler, farklı renklerden oluşan puzzleları yapmak daha kolaydır. Çok geniş alana yayılmış, aynı tondan renkleri yapmak zorlar puzzle tutkunlarını. Bu son puzzleımda böyle bir derdim çok fazla yok aslında. Tam tersine minik çiçek ve renk detayları çok fazla. Daha önce de 1500 parçalık farklı bir markanın vazoda çiçekli bir tablosunu yapmıştım. Ve aynı şekilde o da çok zorlamıştı.

Her puzzleımı yaparken, tabloyu iyice inceleyip renk geçişlerini, tonlarını ister istemez aklıma kazırım mutlaka... Fakat bu tarz çiçekli ya da ince detaylara sahip tablolarda ekstra çaba gerekiyor. Hem tablonun her bir bölümünün renk tonlarını görsel hafızama yerleştirme işini titizlikle yapmalı, hem de her bir parça grubunu dikkatle dakikalarca (belki daha uzun süreli) incelemeliyim. Kendime başlangıçta 5 günlük süre biçmiştim(parça sayısı açısından) ama şimdi 5. günde olmama rağmen puzzleın resimdeki kadarını tamamlayabildim. Masanın başında ayakta durmaktan yoruldum gerçekten. Ayakta duruyorum çünkü hem tüm parçaları ışık açısından daha iyi görebiliyorum, hem de yerleştirirken o parça oraya mı ait daha iyi emin olabiliyorum. Çünkü bu markada gördüm ki, renkleri uymasa da parça ait olmadığı yere oturabiliyor rahatça.

Puzzle yaparken bazen renk tonlarına göre gözüme ilişen parçayı denerim, bazen de tamamen boşluğun şekline göre ararım uygun parçayı. Şimdi açık mavi-beyaz tonlarını tamamlamak istiyorum ve öyle bir noktaya geliyorum ki, ayırdığım tüm parçaları tek tek deniyorum. Aynı renk tonlarının bol bulunduğu alanları tamamlamanın bir diğer çaresi budur çünkü: deneme-yanılma yolu...

Puzzle Nasıl Yapılır?

Yeni puzzleınızı heyecanla aldınız, yapıp bitirince ne kadar da güzel olacağını hayal ettiniz. Kutuyu açtınız ve... Özellikle de ilk deneyiminizse kutudaki minik parçaların hangisiyle nereden başlayacağınızı bilemezsiniz. İşte bir puzzlea nasıl başlanır, nasıl devam edilir bundan sözetmek istedim biraz.

İlk önce puzzleınızı nerede yapacaksınız ona karar vermelisiniz. Bitmiş puzzle boyutunda bir mukavvanın üzerine mi, yoksa bir puzzle halısının üzerine mi? Ben yaptığım ilk puzzleımı aynı boydaki mukavvanın üzerine başlamıştım. Fakat sonradan sarıp kaldırma ihtimaline karşın puzzle halısı aldım.

Sonra puzzleın kenarına gelen kenar parçaları ayırıyoruz. Çünkü önce kenarları oluşturup, bu çerçeveye göre devam edeceğiz puzzleımızı yapmaya. Kenarları tamamladıktan sonra ise renklerine göre tüm parçaları gruplara ayırmalıyız. Ben yaparken tüm parçalar gözümün önünde olsun diye, ya büyük bir masanın üstünde grupluyorum, ya da küçük kutulara ayırıyorum aynı renk gruplarını.

En kolay, en net, alan olarak en az yer kaplayan renk grubundan başlıyorum yapmaya... İk gün göz aşinalığım oluşmadığı için daha az parçayı yerine yerleştirebiliyorum. Ama baktıkça, renk tonları beynime kazındıkça işim çok daha kolay oluyor.